Ana içeriğe atla

Sakarlık

Aranızda kendini sakar sanıp aslında başından talihsiz olaylar geçenler olabilir. Ancak hiç kimsenin sakarlık konusunda elime su dökemeyeceğini az önce itibariyle anlamış bulunmaktayım.

İçi kola dolu bir bardağa elim çarptıktan sonra devrilmeden tutmama rağmen, odamın neredeyse tamamını kola gölüne buladım.

Hani Newton benim şu az önce yaşadığımı gördükten sonra değil kafasına elma, ağaçtan panda ayı bile düşse "Allah'ın hikmetidir" der fizik dünyası kaosa sürüklenirdi.

Bir bardağın içerisindeki %25 civarında kola (100gr civarında) aynı anda 50'ye yakın DVDyi, iki kibrit kutusunu, iki sigara pakedini, bir external hard disk'i, bir kültablasını, bir cüzdanı, bir cep telefonunu, penguen ve uykusuz dergilerini, anahtarlığımı, yeri, duvarı, iki adet masayı ve bir adet dolabı kola içerisinde bırakıp koca rulo kağıdı temizlenmek için harcatabilir mi?

Kulağa imkansız gelse de az önce yaşadım! Anlayamadığım CDler üst üste durmasına rağmen, hepsi arkalı önlü kolalanmış!

Biri bana bunun fiziksel olarak nasıl gerçekleştiğini anlatsın. Bu odayı hortumla sulasam bu kadar ıslatamazdım. Bu nasıl bir kavisli bilek hareketidir ki, hayatı boyunca bowlingde tüm topları aynı anda bir kez bile düşürememiş ben aynı anda odanın içerisindeki her nesneyi 100 gram sıvı ile ıslatabiliyorum ?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Neden Türk halkı Fenerbahçe'den nefret eder?

Sevgili Fenerliler, Sizinle hiç alıp veremediğim yok. Aranızda yığınla dostum, ağabeyim, çok sevdiğim insanlar da var. Ama Türkiye'deki herkes sizin başarısız olmanızdan neden mutlu oluyor biliyor musunuz? Çünkü siz her hafta şampiyonluğunuzu ilan ediyorsunuz. Rakiplerinizle dalga geçiyor, biri düzgün bir hareket bile yapsa "helal olsun" deme delikanlılığını gösteremiyorsunuz. Galatasaray ve Beşiktaş arasında bir rakabet olsa da, Galatasaraylı taraftarlar Beşiktaş maçına "Çarşı"yı yaşamak için gider. Onlar kazanırsa da "helal olsun" der. Geçen sene Beşiktaş şampiyon oldu. Galatasaraylılar olarak "helal olsun" dedik. Bu yıl Bursaspor kazandı, tekrar "helal olsun" diyoruz. Bunu sadece biz değil, Türkiye'de sizin dışınızda herkes yapıyor. Siz anonsçuyu günah keçisi ilan ederken, geçen sene küme düşmekten takımını kurtaran ve bu yıl tarih yazarak şampiyon yapan Ertuğrul Sağlam'a bir "helal olsun" demekten acizsiniz. Si...

30 yaş sonrasında yalnızlık

Yalnızlıkta kayboluyorum bazen. Avucumdan kum tanesi gibi akıp giden zamanın peşinden akan gözyaşım da yok. Mâlikanesi ise hiç yok... Ölümle hayatın varolduğunu keşfetmeye yolalmış nefsime, nefes atışlarıma eşlik edecek kadar deli başka bir mahlukat bulamadım henüz. Belki de bu yüzden yalnızlığı seçiyorum. Geceleri aynı televizyon kanallarını seyredip, sonra bilgisayara dönüp, oyun oynayıp, beraber dergi okumayı istediğim herhangi biri yok. Bunları sanırım en iyi kendimle yaşıyorum. Kalabalık bir şehrin kalabalık yollarında vakit öldürüp, kalabalık bir şirketin kalabalık diyaloglarına uyanık hayatımın %80'ini adamışken, geride kalan %20'de kendimle başbaşa vakit geçirmek istiyorum sanırım. Bazen herşeyden uzaklaşıp, çiftliğe gidip, orada atlarla yaşayasım geliyor. Ama, çiftliğe gidip orada 6 saat geçirdikten sonra da atların boku, sivrisinekler, keneler, cırcır böceklerinin hipnotize edici cırcırlamaları ve daha nice yeni sorun da üretebiliyorum kıçımdan. İlişkiler de böyle. B...

Özlemiştim

Özledim şarkılar bestelemeyi, Şiirler yazmayı, Resimler çizmeyi, Hikayeler uydurmayı... Nefesime alıp ilhamı da, Atmayı özledim basitçe. Duyguların denizlerinde derinleşmedikçe, En dibinden kumlarını çıkartamıyor insan. Batmalısın ki dibine kadar uzanabilmelisin, Boğulmaktan korkamamalı hatta ölebilmelisin. Karmaşık duygularla değil, Kesin hislerinle anlatmalısın. Aşktan bezdirenleri değil de, Aşka umut verenlere anlatmalısın. Rüyalarında O'nu görmeli, Dualarında düşler kurmalısın. Özlemiştim şarkılar bestelemeyi, Şiirler yazmayı, Resimler çizmeyi, Hikayeler uydurmayı... Nefesime alıp ilhamı da, Atmayı özlemiştim basitçe. Oh be!