Ana içeriğe atla

Türkiye'nin anayasası yoktur!


Farzedelim, hepimizin dokunulmazlığı var. Tüm vatandaşların. Senin, benim, katillerin, tecavüzcülerin, kundakçıların, kalpazanların, hırsızların, hatta ve hatta kapalı mekanda sigara içenlerin.

Hepimizin dokunulmazlığı var.

Böyle bir durumda Türk Ceza Kanunu'nun bizim için ne anlamı olabilir?

Adam öldürdün diyelim. Gözaltına alınamıyorsun. Yargıç seni yargılayamıyor. Doğal olarak hapise de girmiyorsun.

Tecavüz ettin, ev yaktın, sahte para bastın, banka soydun ve stadyumda sigara içtin diyelim. Gözaltına alınamıyorsun. Yargıç seni yargılayamıyor. Doğal olarak da herhangi bir ceza seni ilgilendirmiyor.

Bu durumda Türk Ceza Kanunu'nun senin için anlamı nedir ?

Bu durumda Türk Ceza Kanunu var mıdır yok mudur?

Yoktur anam yoktur!

Bu yüzden Türkiye'nin anayasası da yoktur!

Anayasa vatandaşlar için değil, devlet yöneticileri için yazılmış bir kanunname.

Bu kanunnamedeki kurallar yüzünden daha önceden de ceza alan suçlular, bu kanunnameyi artık kendilerini cezalandıramayacak bir seviyeye getirmişlerdir.

Tecavüz cezası kanununu tecavüzcülere yazdırsak ne olurdu dersiniz?

Hırsızlık cezası kanununu hırsızlara yazdırsak ne olurdu dersiniz?

İşte anayasaya bu oldu !

Şimdi de zaten hiç bir şekilde cezalandırılamadıkları bir kanunnameyi arada bir insanlar hatırlatıyor diye değiştirmek de istiyorlar.

Zaten hiç bir kuralına uyulmuyor.

"Yapma Onur, Anayasa Mahkemesi var.. Olmaz olur mu onlar yargılar..." demeyin.

Peki onları kim seçiyor? Suçlulara yargıçlarını seçme özgürlüğü verirseniz sonuç ne olur?

Bu yüzden Türkiye'nin anayasası yoktur!

Yorumlar

Yargıçları elbet birileri seçecek. Somut Norm Denetimine sahip ülkelerde genelde meclis ağırlıklıdır bu seçimlerde. Türkiye'de ise durum yargı+cumhurbaşkanı denetiminde. Avantajı ve dezavantajı tartışılır.
Ha anayasa yönetenlerin uyması gereken yasa değildir sadece, ülkedeki herkesin uyması gereken yasadır. Aslında anayasa devlettir. Ha ülkede anayasa olmadığı doğru zira o anayasaya başta yargı çevreleri olmak üzere ne hükümet ne de halk riayet ediyor. Ha zaten böyle anayasaya böyle muamele lazım.
Yeni bir anayasa, yeni bir toplumsal sözleşme. İhtiyaç bu.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Neden Türk halkı Fenerbahçe'den nefret eder?

Sevgili Fenerliler, Sizinle hiç alıp veremediğim yok. Aranızda yığınla dostum, ağabeyim, çok sevdiğim insanlar da var. Ama Türkiye'deki herkes sizin başarısız olmanızdan neden mutlu oluyor biliyor musunuz? Çünkü siz her hafta şampiyonluğunuzu ilan ediyorsunuz. Rakiplerinizle dalga geçiyor, biri düzgün bir hareket bile yapsa "helal olsun" deme delikanlılığını gösteremiyorsunuz. Galatasaray ve Beşiktaş arasında bir rakabet olsa da, Galatasaraylı taraftarlar Beşiktaş maçına "Çarşı"yı yaşamak için gider. Onlar kazanırsa da "helal olsun" der. Geçen sene Beşiktaş şampiyon oldu. Galatasaraylılar olarak "helal olsun" dedik. Bu yıl Bursaspor kazandı, tekrar "helal olsun" diyoruz. Bunu sadece biz değil, Türkiye'de sizin dışınızda herkes yapıyor. Siz anonsçuyu günah keçisi ilan ederken, geçen sene küme düşmekten takımını kurtaran ve bu yıl tarih yazarak şampiyon yapan Ertuğrul Sağlam'a bir "helal olsun" demekten acizsiniz. Si...

30 yaş sonrasında yalnızlık

Yalnızlıkta kayboluyorum bazen. Avucumdan kum tanesi gibi akıp giden zamanın peşinden akan gözyaşım da yok. Mâlikanesi ise hiç yok... Ölümle hayatın varolduğunu keşfetmeye yolalmış nefsime, nefes atışlarıma eşlik edecek kadar deli başka bir mahlukat bulamadım henüz. Belki de bu yüzden yalnızlığı seçiyorum. Geceleri aynı televizyon kanallarını seyredip, sonra bilgisayara dönüp, oyun oynayıp, beraber dergi okumayı istediğim herhangi biri yok. Bunları sanırım en iyi kendimle yaşıyorum. Kalabalık bir şehrin kalabalık yollarında vakit öldürüp, kalabalık bir şirketin kalabalık diyaloglarına uyanık hayatımın %80'ini adamışken, geride kalan %20'de kendimle başbaşa vakit geçirmek istiyorum sanırım. Bazen herşeyden uzaklaşıp, çiftliğe gidip, orada atlarla yaşayasım geliyor. Ama, çiftliğe gidip orada 6 saat geçirdikten sonra da atların boku, sivrisinekler, keneler, cırcır böceklerinin hipnotize edici cırcırlamaları ve daha nice yeni sorun da üretebiliyorum kıçımdan. İlişkiler de böyle. B...

Özlemiştim

Özledim şarkılar bestelemeyi, Şiirler yazmayı, Resimler çizmeyi, Hikayeler uydurmayı... Nefesime alıp ilhamı da, Atmayı özledim basitçe. Duyguların denizlerinde derinleşmedikçe, En dibinden kumlarını çıkartamıyor insan. Batmalısın ki dibine kadar uzanabilmelisin, Boğulmaktan korkamamalı hatta ölebilmelisin. Karmaşık duygularla değil, Kesin hislerinle anlatmalısın. Aşktan bezdirenleri değil de, Aşka umut verenlere anlatmalısın. Rüyalarında O'nu görmeli, Dualarında düşler kurmalısın. Özlemiştim şarkılar bestelemeyi, Şiirler yazmayı, Resimler çizmeyi, Hikayeler uydurmayı... Nefesime alıp ilhamı da, Atmayı özlemiştim basitçe. Oh be!