Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Şubat, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Nezleyken yapılan en iğrenç 10 şey

1) Tuvalet kağıdından küçük parçaları yuvarlayıp burun deliklerine soktuktan sonra sümük akmasını engellemek. 2) Ruhunuzu teslim edercesine hapşırdıktan sonra duvarda balgamınızın yavaş yavaş sümüklü böcek gibi yere yolalmasını şaşırarak izlemek. 3) O hapşırmalarda sesinizin gürleyerek "yiiih huu" diye çıkması. 4) Etrafa virüs saldığınızı bile bile işe, maça ve düğüne gitmeniz. 5) Başkasının burun spreyini kullandıktan sonra o spreyi sahibine geri vermeye çalışmanız. 6) Virüslü virüslü ellerinizle markete gidip domatesleri, elmaları elleye elleye alış veriş yapmanız. 7) Tuvalette aynı anda işemeyi, sıçmayı ve hapşırmayı düşünmeniz. 8) Tuvalette aynı anda işemeniz, sıçmanız ve hapşırmanız. 9) Yatakta yorgan döşek yatıp "Yarabbim aç kollarını sana geliyorum" dediğiniz an bir arkadaşınızın sizi araması ve gece dışarı çıkma planları yapmanız. 10) Nezleyken yaptığınız iğrenç şeyleri 10'lu liste halinde sunmanız.

Çay iki şekerli olsun Skibbe !

Bu güne kadar bu dallamaya dayananlara hakikaten saygı duyuyorum. Çünkü aynı insanlar, nazilerin gaz odalarında öldürülmeye de tahammül gösterebilir. Bu hıyarın başa gelmesinden beri Galatasaray'ın tüm başarıları sadece ve sadece Galatasaray futbolcularının becerisidir. Hani genç yaşında sakatlandı, hoca oldu, bir çok ilke imza attı falan filan ama; kasımpaşa yahu. Tren geçerken izleyen öküzler bu takımı inanın daha iyi yönetir. Ne bir taktik var, ne bir kazanma arzusu var, ne de en ufağından bile olsa heves var. Nerde yahu bu takım ? Takım kaptanını her zaman takımın en arıza adamlarından seçmemizi sorun etmiyorum. Ortadaki sorun şu: “Takımın yönetimi”. Burda da git bir çay koy diyeceğimiz adam Skibbe'den başkası değildir. O yüzden o çayın iki şekerli olmasını istedim.